Filmin odak noktası, genç ve cazibeli bir kadın olan Ji-hoo ile kayınbiraderi arasında gelişen yasak bir ilişki etrafında şekilleniyor. Ji-hoo, evliliği boyunca hep sorumluluklarını yerine getiren, sakin ve uyumlu bir kişilik olarak tanıtılır. Ancak içten içe, içinde büyüyen bir arzu ve tatminsizlik hissetmektedir. Aile içindeki sıradan ve monoton hayatın ötesine geçmek isteyen Ji-hoo, evdeki sessizliğin ardında derin bir cinsel çekim ve gizli fanteziler taşımaktadır.
Evin diğer üyeleri de birbirleriyle karmaşık duygusal ve fiziksel bağlar kurmuşlardır. Ji-hoo’nun kayınbiraderi, genç ve dinamik bir adamdır, ancak o da aile içinde kendini sıkışmış hissetmektedir. Başlangıçta, iki karakter arasındaki ilişki sadece sıradan bir aile bağı gibi görünür, fakat zamanla karşılıklı çekim giderek artar. Ji-hoo ile kayınbiraderi arasındaki sınırları zorlayan, tehlikeli bir bağ kurulmaya başlar.
Film, yasak arzuların sınırlarının nasıl zorlandığını ve bu ilişkinin onları hem duygusal hem de fiziksel olarak nasıl etkilediğini ele alır. Ji-hoo, kayınbiraderine olan çekimini daha fazla bastıramaz ve bu ikili arasında gizli bir ilişki başlar. İlk başlarda masum görünen bu yakınlaşma, zamanla kontrol edilemez bir tutkuya dönüşür ve ikili, aralarındaki bağın derinleştiğini fark eder.
Ji-hoo’nun içsel çatışması film boyunca vurgulanır; bir yanda aile içindeki sorumlulukları ve toplumun ondan bekledikleri, diğer yanda ise içinde büyüyen ve onu özgürleşmeye zorlayan yoğun bir arzu vardır. Bu karmaşa, Ji-hoo’nun karakter gelişimini derinleştirirken, izleyiciye de yoğun bir gerilim ve heyecan sunar. Her geçen gün bu yasak ilişkiye daha fazla kapılan Ji-hoo, sonunda kendini hiç beklemediği bir şekilde bu ilişkinin merkezinde bulur.